Diyanet İşleri Lider Yardımcısı Burhan İşliyen’in, 4-6 yaş çocuklar için olan Kuran kursları için “okul öncesi bir nevi kreş” nitelendirmesi tartışmaların odağında.
Eğitim-İş Genel Lideri Kadem Özbay, “Eğitimin bir müddettir Diyanet’in en çok göz diktiği alan olduğunu” söyledi. İşliyen’in açıklamalarının “çoklu itiraf” olduğunu ve geçmişte ikazların haklılığını ortaya çıkardığını kaydeden Özbay, “Bu açıklamada AKP’nin eğitimcilerin isyanına, itirazına karşın köy okullarını kapattıktan sonra adeta tarikatlara terk edilmiş olan köylere, artık imamların nasıl şerif yapıldığının, eğitime dahil edilen Diyanet’in, okul öncesi eğitime nasıl tebelleş olmaya çalıştığının itirafı var” dedi.
‘AKP vites artırdı’
Cumhuriyet’ten Sefa Uyar’ın haberine nazaran; son eğitim şurasında okulöncesi eğitime din eğitiminin eklenmesi teklifinin oyçokluğu ile kabul edildiğini, akabinde Ensar Vakfı ve İlim Yayma Cemiyeti üzere kuruluşlarda çalışmalar yapan Nazif Yılmaz’ın Ulusal Eğitim Bakan Yardımcısı olarak atandığını anımsatan Özbay, “Tepkiler yükselince Cumhurbaşkanı Erdoğan, şimdiye kadar bu husustaki en ağır konuşmasını yaptı ve ‘Öğrencilerin dinini, diyanetini öğrenmesinin engellenmesine müsaade vermeyiz’ dedi. Yani AKP, görünür biçimde eğitimi gericileştirmede vites artırdı” tabirlerini kullandı.
‘Eğitim yalnızca öğretmenlerle yapılır’
“Sayı saymayı bile lakin boncuklarla öğrenebilecek kadar soyut niyetten uzak olan 4-6 yaş ortasındaki yavrularımıza mevt, cennet, cehennem üzere soyut kavramları empoze etmek, beyin yıkamaktır. Onların yaşayacağı ruhsal travmaları umursamamaktır” diyen Özbay, şunları kaydetti:
“Bu kadar küçük çocuklarımızın fiziken kendilerini savunamayacakları ortamlarda, pedagojiden bihaber imamlarla bir ortaya getirilmeye çalışılması hatadır ve çok vahim sonuçlara hamiledir. İktidar tarafından her alanda kullanışlı bir aparat üzere öne sürülen Diyanet’in artık eğitimin de tam içine sokulmaya çalışıldığını görüyoruz. Bu karanlık planlara sessiz kalmayacağız. Eğitim yalnızca öğretmenlerle yapılır ve imamlar öğretmen değildir. Başöğretmenimizin bize emaneti olan yeni jenerasyonlar de kimsesiz değil.”