Türkiye Personel Partisi (TİP) İstanbul Milletvekili Ahmet Şık, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’a uyuşturucu baronlarının Türkiye’deki faaliyetleri üzerine 18 soru yöneltti.
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanlığı’na iki başka soru önergesi veren Ahmet Şık, 8 Ekim 2022 tarihindeki yaşanan “Skaljari” isimli Sırp organize hata örgütünün başkanı olduğu bilinen Jovan Vukotiç’in öldürülmesine dikkat çekti.
Şık, “‘Skaljari’ isimli Sırp organize hata örgütünün başkanı olduğu bilinen Jovan Vukotiç’in, diğer bir çete tarafından ‘1,5 milyon Euro karşılığında’ İstanbul’da öldürülmesiyle sonuçlanan olayda, cinayete ait tahkikat derinleştikçe soru işaretleri artmaktadır” dedi.
Önergelerde şu sözler yer aldı:
“Medyada yer alan haberlere nazaran, ‘Skaljari’ ile ‘Kavac’ isimli hata örgütleri ortasındaki savaşta 2014 yılından bugüne 50 kişi silahlı akınlarda öldürülmüştür ve bunun nedeni uyuşturucu uyuşmazlığıdır. Hem uyuşturucu baronlarının neden ülkemizde olduğu hem de ülkemizde nasıl barınabildikleriyle ilgili bir dizi soruyu, kamuoyunda günden güne artan ‘Türkiye’nin uyuşturucu baronlarının meskeni haline gelmesi’ telaşından dolayı, açıklığa kavuşturmak gerekmektedir.”
GÜVENLIK SORUŞTURMASI NEDEN YAPILMADI?
Şık’ın iki bana yönelttiği soruları şöyle:
* Çete başkanı ve uyuşturucu baronu Jovan Vukotiç’in İstanbul’da öldürülmeden evvel “Predrag Popovic” ismi ve 99132861986 sayılı yabancı kimlik numarasıyla “İkamet Müsaade Belgesi” aldığı ortaya çıkmıştır. Bu bağlamda;
– Olağan kurallar altında, ikamet müsaadesi verilecek herkese güvenlik soruşturması yapan Göç Yönetimi Genel Müdürlüğü, Vukotiç’in güvenlik soruşturmasını neden yapmamıştır?
– Vukotiç hakkında “Popovic” geçersiz ismiyle süreçler yürütülürken, parmak izi tespiti yapılmamış mıdır? Yapılmışsa, dünyanın her yerinde cürüm örgütü önderi olduğu bilinen ve “Otomatik Parmak ve Avuç İzi Teşhis Sistemi”nde yer aldığı bilinen bu şahsın parmak izleri, kelamda “Popovic”in parmak izleriyle nasıl eşleşmemiştir?
– Eşleşme mevcutsa, Popovic’in aslında Jovan Vukotiç olduğu bilinirken, ikamet müsaadesi nasıl verilmiştir?
BANKA HESAPLARI İNCELENDİ Mİ?
* Son vakitlerde Göç Yönetimi Genel Müdürlüğü’nde rüşvet skandalları ortaya çıkmakta ve medya kaynakları Göç İdaresi’nde “ikamet hesabı yaptırtmanın dahi 1000 dolardan başladığı”, “normal kaidelerde ikameti hak eden yabancılara bile 5000 dolar rüşvet karşılığında müsaade verildiği” üzere tezlere sıklıkla yer vermektedir. Bu durumda;
– Vukotiç’in süreçlerini yürüten ilgili göç çalışanı sorguya alınmış mıdır?
– İlgili çalışanın banka hesapları acilen incelenmiş midir?
– Bu kimselerin ikamet müsaadesi yahut vatandaşlık sağladığı öbür üyeler olup olmadığı araştırılmış mıdır?
– Göç İdaresi’nde rüşvet skandallarına ait İçişleri Bakanlığı tarafından nasıl tedbirler alınmakta ve araştırmalar yapılmaktadır, süreçler nasıl denetlenmektedir?
– Vukotiç’in öldürülmesi için ödendiği sav edilen 1,5 milyon euro, ülkeye nasıl ve kimler tarafından sokulmuştur?
– Uyuşturucu baronları, kendi ortalarındaki savaşlarda ve ticaretlerde harcamak kullanmak üzere bu üzere yüksek meblağları ülkemize nasıl rahatlıkla sokmaktadır?
– Türkiye’nin kara para ve terörizmin finansmanı ile çaba konusunda “gri listeye” alınma sebebi, bu olaydaki üzere uyuşturucu baronlarından gelecek sıcak paraların, ekonomik kriz sebebiyle, döviz açığını kapatmak ismine sümen altı edilmesi midir?
TÜRKİYE’DE KİMLER YARDIM ETTİ?
* Jovan Vukotiç’in öldürülmesine ait belgede, Risto Mijanovic isimli bir şahsa azap edilen imajlar de yer almıştır. 11 Eylül 2020 tarihinde İstanbul Uskumruköy’de bir restorandan kaçırılan Mijanovic, öldürüldükten sonra Zekeriyaköy’de tekrar bir uyuşturucu kaçakçısı olan Zeljko Bojanic’e ilişkin villanın gerisine gömülmüştür. Europol tarafından aranan Sırp çete önderi Zeljko Bojanic de 4 Kasım 2022 tarihinde Zekeriyaköy’deki villada yakalanmıştır. Bu bağlamda;
– Bojanic ile Vukotiç’in bağı araştırılmakta mıdır?
– Bu kadar fazla yabancı uyuşturucu baronu, ülkemizde nasıl barınabilmektedir?
– Ülkemizin uyuşturucu baronlarının meskeni haline gelmesi, İçişleri Bakanlığı yahut Cumhuriyet Savcıları tarafından, sadece hesaplaşma cinayetleri gerçekleştiğinde, bu cinayetlerle hudutlu olarak mı soruşturulmaktadır?
– Şayet geniş kapsamlı bir tahkikat devam etmekteyse, bu bireylerin ikamet müsaadesi, sondan geçiş ve gibisi yasa dışı imkanları çarçabuk elde etmesinde, yurt içinden tam olarak kimlerin, nasıl yardım ve yataklık ettiği, soruşturmaların kapsamına dahil midir?
NEDEN ENGELLENMİYOR?
14/01/2023 tarihinde “Rezo Tiflis” lakaplı çete önderi ve Gürcistan vatandaşı Revaz Lordkipanidze’nin Trabzon’da silahlı atak sonucunda öldürülmesiyle ilgili olarak, Vukotiç cinayetine emsal tezler bulunmaktadır. Lordkipanidze, gerisinden gelen yabancı plakalı bir arabadan inen ve Rusya asıllı olduğu belirtilen şüphelinin saldırısına uğramıştır. Görüldüğü üzere bu olayda da hem Rus tetikçiler hem de çete başkanı Lordkipanidze yabancı uyrukludur ve şüpheliler Bulgaristan hududundan giriş yapmıştır. Bu bağlamda;
– Lordkipanidze’nin Trabzon’da ikamet ettiği, çeteye özel “taç giyme” toplantılarının da 2016 yılından beri Trabzon’da yapıldığı yanlışsız mudur?
– Bu toplantılardan medyaya yansıyan fotoğraflar da göz önüne alındığında, Emniyet Müdürlüğü açıkça mafya “taç giyme/alma” toplantısı olduğu bilinen bu faaliyetler karşısında, nasıl bir tedbir almıştır?
– İran asıllı uyuşturucu baronu Naci Şerifi Zindaşti’nin dahil olduğu bir dizi karanlık cinayet ve tehdit hadisesi, üstte anılan olaylarla birlikte gözetildiğinde, son yıllarda ülkemizin sık sık uyuşturucu hesaplaşmalarının merkezinde yer alma sebebi nedir?
– Türkiye’nin uyuşturucu çete ve hesaplaşmalarının merkezinde yer alması, neden, hangi sebeple, kimler tarafından engellenmemektedir? (HABER MERKEZİ)