Dışişleri Bakanlığı, Yunanistan’ın ‘Küçük Asya Felaketi’ ismi altında yaptığı açıklamaya reaksiyon gösterdi. Bakanlığın açıklamasında, şu sözlere yer verildi:
“Yunan makamlarının ‘Küçük Asya Felaketi’ ismi altında yapılan gerçeklikten uzak, akıl dışı açıklamalar ve etkinlikler aracılığıyla, Yunan ordusunun yüz yıl evvel giriştiği macera sonucu Anadolu’yu işgali sırasında aldığı yenilgiyi ve insanlığa karşı işlediği barbarca hataları unutturmaya, tarihi olguları çarpıtarak kendi kamuoyunu ve memleketler arası toplumu palavralarla yanlış yönlendirmeye çalıştığını görüyoruz. Anadolu’da sivil halka karşı gerçekleştirdiği toplu katliamlar ve yıkımlardan ötürü Yunanistan’ın, Lozan Antlaşması’nın 59. unsurunda yer alan “Yunanistan, savaş maddelerine muhalif olarak, Anadolu’da Yunan ordusunun ya da idaresinin aksiyonlarından doğan ziyanların tamiratı yükümlülüğünü tanır” kararına istinaden, insanlığa karşı işlediği hataları kabul ettiğini ve tazminat ödemeye mahkum edildiğini bir defa daha hatırlatıyoruz.
Tarihten hiçbir formda ders çıkarmayan Yunanistan’ın günümüzde dahi, kadın-çocuk ayırt etmeden, çaresiz durumdaki göçmenleri vefata terk ederek, insafsız aksiyonlarıyla insanlığa karşı cürüm işlemeyi sürdürdüğüne tüm dünya tanıklık etmektedir. Türkiye, tarihi olayları palavralarla çarpıtmaya çalışan Yunanistan’a, Yunan tarihindeki ve bugüne dair kara lekeleri hatırlatmaya ve gerçekleri memleketler arası topluma anlatmaya devam edecektir. Yunanistan’ı aklıselime ve gerçekleri tahrifat yoluyla nefreti körüklemekten vazgeçmeye bir kere daha davet ediyoruz.”
Yunanistan Başbakanı Kiriakos Miçotakis geçtiğimiz günlerde, Türkiye’de ‘Kurtuluş Savaşı’ Yunanistan’da ‘Küçük Asya Felaketi’ olarak anılan 100’üncü yıla değindiği bir konuşma yapmıştı. Miçotakis, Yunanistan’ın ‘100 yıl evvelki üzere istikametinin İzmir değil, geleceğe ilerlemek olduğunu’ söylemiş ve ‘Küçük Asya Felaketi’nden sonra Anadolu’dan Yunanistan’a göç eden 2 milyona yakın Anadolu Rum’unun çağdaş Yunanistan’ın inşa edilmesindeki katkılarının ne kadar bedelli olduğunun şimdilerde bile anlaşıldığını’ belirtmişti. (HABER MERKEZİ)