Kazı başkanlığını Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Arkeoloji Kısmı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Abdükladir Baran’ın yaptığı İdyma antik kentinin uzantısı Akyaka Kalesi’nde hafriyatlar 2020 yılında başlamış ve kale sur duvarlarında konservasyon iç yerlerde da hafriyat çalışmaları devam ediyor.
İdyma ana kentinde Şubat ayında başlayan paklık ve yol açma çalışmalarının akabinde hafriyat çalışmalarına geçildi.
Gökova Körfezi’nin Kuzey-Doğu köşesinde Sakartepe rampası sırtlarında kurulan İdyma antik kentinde 2 bin yıl sonra hafriyat çalışmalarına başlandı. Antik kentin yaklaşık 800 metre doruğundaki Akropolis alanında çok büyük bir sarnıç olmak üzere kentin iç bölümlerinde de yer yer irili ufaklı sarnıçlar yer alıyor.
İklim kaideleri nedeniyle birçok yapının toprak altında kalması nedeniyle kent içindeki tarihi yapılar hafriyatlar yapıldıkça ortaya çıkacak. Kent dışında 150’ye yakın kaya mezarı bulunurken, kent içinde de toprak altında kalmış çok sayıda kaya mezarlar olduğu iddia ediliyor.
Gökova Körfezi’ne hakim bir yamaçta kurulan İdyma antik kenti M.Ö. 7’nci yüzyıl prestiji ile Roma devrine kadar ağır bir yerleşim biri olurken, bu tarihten sonra kentte yerleşimin daha aşağılara taşındığı kestirim ediliyor. Palestrası, çok büyük toplumsal yapıları, konut yapıları ve güçlü bir sur sistemi ile tahkim edilmiş bir kent özelliği taşıyan İdyma’da kentin girişindeki meclis binası ve tapınak olduğu iddia edilen alanda çalışmalar yürütülüyor.
İdyma Antik Kenti Hafriyat Lideri Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Arkeoloji Kısmı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Abdülkadir Baran, 2020 yılında İdyma Antik kentinin uzantısı Akyaka Kalesi’nde hafriyat çalışmalarına başladıklarını belirterek, “İdyma ana kentte de çalışmalara başladık. Burada bizi şaşırtan hoş sonuçlar var. Bouleuterion (Meclis binası) yapımız çıktı, onun yanında bir tapınak yapısının hafriyatını sürdürüyoruz.
Bunlar ayrıntılı bir formda daha sonra yayınlanacak. Yeniden Akyaka Kalesi’ndeki kazılarımızda da kalenin duvarlarının onarımını, bir taraftan konservasyonunu yapıyoruz, bir taraftan içteki yerlerin hafriyatını yapıyoruz. Yeniden güney tarafta Azmak kıyısındaki erken devir yapılarımızın ağır bir halde hafriyatını devam ettiriyoruz, Orada daha evvel kısmen tahrip edilmiş yapıları açığa çıkartıyoruz.
Çalışmalarımız hayli verimli sonuçlar veriyor. Her geçen gün buradaki kale kültürünün ve sonraki Türk kültürünün de değerli sorunları çözecek bilgiler sunmaya başladı. Arkeoloji bir bilim ve biz hem bir taraftan alanları ziyaret edilebilir, görülebilir ve beşerler tarafından anlaşılabilir bir hale getirmek istiyoruz. Bu hususta bize dayanak veren tüm kamu kurum ve kuruluşlarına başta Muğla Valimiz Orhan Tavlı olmak üzere teşekkür ederiz. Kültür varlıklarının korunması için yapılan bu uğraşlara yöre halkını ve herkesi bu çalışmaları görmeye ve ziyaret etmelerini bekliyoruz. Hem Üniversiteme, hem de Bakanlığımıza bize verdikleri dayanak ve müsaadeler için teşekkür ederim” dedi.